KADINA KARŞI ŞİDDETİN ÖNLENMESİ VE AİLENİN KORUNMASI

     Türkiye Coğrafyasında kanayan bir yara olan 'kadına karşı şiddet' e  etkili ve hızlı bir çözüm yolu olmak üzere 2012 yılında  hazırlanan  6284 sayılı  Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine dair kanun ve 2013 tarihli  28532 sayılı  uygulama yönetmeliği'ni  başlıklar halinde inceleyeceğiz.

     1-Şiddet nedir ?
     Şiddet; Kişinin, fiziksel,cinsel ,psikolojik veya ekonomik açıdan zarar görmesiyle veya acı çekmesiyle sonuçlanan veya sonuçlanması muhtemel hareketleri, buna yönelik tehdit ve baskıyı ya da özgürlüğün engellenmesini de içeren her türlü tutum ve davranıştır.(6284 sk. m.2-d)

     2-Kimler 6284 sayılı kanuna göre koruma kapsamındadır ?
     Şiddet Türk Ceza Kanunu uyarınca suç olmakla birlikte, 6284 sayılı kanuna tabi olarak sayılan kişilere ayrıca birtakım  ivedi önleyici ve koruyucu tedbirler öngörülmüştür.Bu kişiler;
     Şiddete uğrayan veya şiddete uğrama tehlikesi bulunan;
     -Kadınlar
     -Çocuklar
     -Aile bireyleri
     -Tek taraflı ısrarlı takip mağduru olanlar olarak sayılmıştır.

     Tek taraflı ısrarlı takip mağduru; Aralarında aile bağı veya ilişki bulunup bulunmadığına bakılmaksızın, şiddet uygulayanın şiddet mağduruna yönelik olarak , güvenliğinden endişe edecek şekilde fiziki veya psikolojik açıdan korku ve çaresizlik duygularına sebep olacak biçimde, içeriği ne olursa olsun, fiili,sözlü,yazılı olarak ya da her türlü iletişim aracını kullanarak ve baskı altında tutacak her türlü tutum ve davranışı ifade etmektedir.(28532 syön. m.3-ş)
     Kısacası Türk Medeni Kanunu'na göre aile kavramı içerisinde yer almasa bile şiddet gören kişiler bu kanun kapsamında koruyucu ve önleyici tedbirlerden faydalanabilirler.
     Örnek olarak; Sevgilisinden şiddet gören genç kızlar, Tanımadıkları şahıslar tarafından takip edilip taciz edilenler, Nikahsız yaşayanlar, Evlatlıklar da bu kanun kapsamında koruma altındadırlar.

     3-Şiddet sonrası veya şiddet tehlikesi durumunda nerelere başvurulabilir ?
     Şiddet tehlikesi durumunda veya şiddet uygulandıktan sonra;
     -En yakın karakola
     -Cumhuriyet Savcısına
     -Şiddet Önleme ve İzleme Merkezlerine
     -Aile mahkemesine
     -Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığına  başvuru yapılabilir.
     Bu başvurular sonucunda kararı verecek olan merci bulunulan yer mülki amiri veya bulunulan yer Aile Mahkemesi hakimi olup acil durumlarda daha sonra Aile Hakimine onaylatmak üzerek kolluk(polis-jandarma-sahil güvenlik) da birtakım tedbir kararları verebilmektedir.
     Verilen tedbir kararı sonrası, tedbir kararlarının yerine getirilmesinden, haklarında tedbir kararı verilen kişilerin yerleşim yerindeki veya tedbirin uygulanacağı yer kolluk birimi yetkilidir.(6284 sk. m.10/3)
     Ayrıca Şiddet mağduru ve şiddet uygulayan arasında meydana gelen hususla ilgili olarak koruyucu ve önleyici tedbirlere hükmedilmesi ve yerine getirilmesi aşamasında uzlaşma ve arabuluculuk önerilemez.(28532 syön.m.35/3)

    4-Tedbir kararına karşı nereye itiraz edilebilir ?
         Koruyucu tedbir kararı verilebilmesi için, şiddetin uygulandığı hususunda delil veya belge aranmaz.Önleyici tedbir kararı gecikmeksizin verilir.Bu kararın verilmesi, bu kanunun amacını gerçekleştirmeyi tehlikeye sokacak şekilde geciktirilemez.(6284 sk. m.8/3) Bu madde hükmü gereğince ve kadına karşı şiddeti azaltabilmek amacıyla tedbir kararı isteminin reddi kararı uygulamada yok denilecek kadar azdır.
       Gerek mülki amir(ilçede kaymakam-ilde vali) gerek aile hakimi tarafından verilen kararlara karşı, tefhim veya tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içinde kararı veren aile mahkemesine itiraz edilebilir.Kararı veren aile mahkemesi de itirazı, incelenmek üzere numara olarak kendisini izleyen aile mahkemesine göndermektedir.
      Tedbir kararının reddine itiraz düzenlenmemiş olup bu konuda da kıyasen  tedbir kararına itiraz  gibi, tefhim veya tebliğ tarihinden itibaren  2 haftalık süre içerisinde aile mahkemesine itiraz edilebileceği kanaatindeyiz.

     5-Önleyici ve koruyucu tedbirler nelerdir ?
           Şüpheli için önleyici tedbir kararı vermeye yetkili merci kural olarak aile hakimidir.Bazı acil durumlarda kolluk da önleyici tedbirlere başvurabilmektedir.Koruyucu tedbirlere ise  mülki amir de aile hakimi de hükmedebilmektedir. Çoğunlukla önleyici tedbir sonrası koruyucu tedbirlere ihtiyaç duyulmadığından önceliğimizi önleyici tedbirlere vereceğiz.
 
      A) Önleyici tedbirler(şiddet uygulayanlara)

  •  Şiddet mağduruna yönelik olarak şiddet tehdidi,hakaret,aşağılama veya küçük düşürülmeyi içeren söz ve davranışlarda bulunmaması (acil durumda kolluk da alabilir)
  • Müşterek konuttan veya bulunduğu yerden derhal uzaklaştırılması ve müşterek konutun korunan kişiye tahsis edilmesi (acil durmda kolluk da alabilir)
  • Korunan kişilere,bu kişilerin bulundukları konuta,okula,işyerine yaklaşmaması(acil durumda kolluk da alabilir)
  • Çocuklarla ilgili daha önceden verilmiş bir kişisel ilişki kurma kararı varsa, kişisel ilişkinin refakatçi eşliğinde yapılması, kişisel ilişkinin sınırlanması veya tümüyle kaldırılması
  • Gerekli görülmesi halinde korunan kişinin, şiddete uğramamış olsa bile yakınlarına, tanıklarına ve kişisel ilişki kurulmasına ilişkin haller saklı kalmak üzere çocuklarına yaklaşmaması(acil durumda kolluk da alabilir)
  • Korunan kişinin şahsi eşyalarına ve ev eşyalarına zarar vermemesi
  • Korunan kişiyi iletişim araçlarıyla veya sair surette rahatsız etmemesi
  • Bulundurulması veya taşınmasına kanunen izin verilen silahları kolluğa teslim etmesi
  • Silah taşıması zorunlu bir kamu görevi ifa etse bile bu görevi nedeniyle zimmetinde bulunan silahı kuruma teslim etmesi
  • Korunan kişilerin bulundukları yerlerde alkol ya da uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanmaması veya bu maddelerin etkisinde iken korunan kişilere ve bunların bulundukları yere yaklaşmaması, bağımlılığının olması halinde ise, hastaneye yatmak dahil, muayene ve tedavisinin sağlanması
  • Bir sağlık kuruluşuna muayene veya tedavi için başvurması ve tedavisinin sağlanması
  • Hakim ayrıca velayet/kayyımlık/nafaka  ve çocukla kişisel ilişki kurulması hususlarında da karar verebilir ve Çocuk Koruma Kanunundaki sair tedbirlere de hükmedebilir.
      B) Koruyucu tedbirler (şiddete uğrayanlara)    
      -) Hakim tarafından verilebilen koruyucu tedbirler

  • İşyerinin değiştirilmesi
  • Kişinin evli olması halinde müşterek yerleşim yerinden ayrı yerleşim yeri belirlenmesi
  • Oturdukları konuta 4721 sayılı Medeni Kanundaki şartların varlığı halinde aile şerhi konulması
  • Korunan kişi bakımından hayati tehlikenin bulunması ve bu tehlikenin önlenmesi için diğer tedbirlerin yeterli olmayacağının anlaşılması halinde ve ilgilinin aydınlatılmış rızasına dayalı olarak 5726 sayılı Tanık Koruma Kanunu hükümlerine göre kimlik ve ilgili diğer belgelerin değiştirilmesi
     -)Mülki amir tarafından verilebilen koruyucu tedbirler

  • Kendisine ve gerekiyorsa beraberindeki çocuklara, bulunduğu yerde veya başka bir yerde uygun barınma yeri sağlanması(acil durumda kolluk da alabilir)
  • Diğer kanunlar kapsamında yapılacak yardımlar saklı kalmak üzere, geçici maddi yardım yapılması
  • Psikolojik,mesleki,hukuki,sosyal bakımdan rehberlik ve danışma hizmeti verilmesi
  • Hayati tehlikesinin bulunması halinde, ilgilinin talebi üzerine veya resen geçici koruma altına laınması( acil durumda kolluk da alabilir)
  • Gerekli olması halinde korunan kişinin çocukları varsa çalışma yaşamına katılımını desteklemek üzere dört ay, kişinin çalışması halinde ise iki aylık süre ile sınırlı olmak kaydıyla, on altı yaşından büyükler için her yıl belirlenen aylık net asgari ücret tutarının yarısını geçmemek ve belgelendirilmek kaydıyla bakanlık bütçesinin ilgili tertibinden karşılanmak suretiyle kreş imkanının sağlanması

      6-Tedbir kararı nasıl uygulanır ve tedbir kararına aykırılık yaptırımı nedir ?
         Verilen tedbir kararı sonrası, tedbir kararlarının yerine getirilmesinden, haklarında tedbir kararı verilen kişilerin yerleşim yerindeki veya tedbirin uygulanacağı yer kolluk birimi yetkilidir.(6284 sk. m.10/3) Uygulamada hakkında önleyici tedbir kararı verilen şiddet uygulayan ve uygulama ihtimali olan  kişi polis merkezine çağırılarak yüzüne karşı tedbir kararı bent bent okunarak ihtar edilir uyulmamasının yaptırımı açıklanır, şiddet uygulanan veya uygulanma ihtimali olan kişiye ise bir polis görevlendirilmek suretiyle  koruma altına alınır ve uzaklaştırma kararı varsa muhtelif zamanlarda uzaklaştırılma kararı alınan bölgede devriye-kontrol hizmeti verilir.
      Tedbir kararına uyulmayarak suç işlenmesi halinde suç için ayrıca Türk Ceza Kanunu hükümlerince işlem yapılacağı  gibi ayrıca suç işlensin veya işlenmesin sadece tedbir kararına aykırılık sonucunda, hakim kararıyla şahıs 3 gün- 10 gün arasında zorlama hapsine tabi tutulur.
     İhlalin ağırlığı ve tekrarı durumlarında zorlama hapsi 15 gün- 30 güne kadar artabilir.Toplamda zorlama hapsi süresi 6 ayı geçemez.

      7- Şiddet önleme ve izleme merkezleri(Şönim) nedir ? Ne işe yarar ?
      Şiddet önleme ve izleme merkezleri, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığına bağlı olarak şiddetin önlenmesi ile koruyucu ve destekleyici tedbirlerin etkin olarak uygulanmasına yönelik çalışmalar gösteren, destek hizmeti veren bir birimdir.
      Şönimlere de şiddet ihbarı yapılabilir ve Şönim tarafından ilgili mercilere durum bildirilebilir.
      Alınan şikayetler, şikayetler üzerine verilen tedbir kararları ve tedbirlerin uygulanması 28532 sayılı uygulama yönetmeliği uyarınca derhal Şönimlere bildirilir.Şiddet önleme ve izleme merkezleri tarafından kamu kurumları arasında koordineli bir çalışma yapılarak, tedbirler hakkında takip yapılmakta ve istatistiki veri oluşturulmaktadır.


Kaynakça:
- 6284 sayılı Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair Kanun
-18.01.2013 tarihli resmi gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 28532 sayılı  6284 Sayılı Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair Kanuna İlişkin Uygulama Yönetmeliği


Hiç yorum yok: